Alışverişin Geleceği: E-commerce 3.0 

Kavramların gelişimini açıklamanın en kolay yolu şüphesiz sayılar. İnternet ağı 2.0’dan 3.0’e geçiyor; Endüstri 3.0’ı yaşıyoruz, İnsan 3.0’ü tartışıyoruz…Bu kavramlara bir yenisini daha ekleyelim: E-commerce 3.0 yani E-ticaret 3.0.

Özellikle Covid 19 pandemisi ile yeni bir boyut kazanan E-ticaret, tedarik zincirinden finansa kadar uçtan uca farklı disiplinler arasındaki armoni ile çalışan bir makine gibi büyümeye devam ediyor.

Peki E-ticaret 3.0 tam olarak neyi ifade ediyor?

E-ticaretin 1.0’ı olarak tanımlanabilecek dönem platformların trafik için savaştığı dönem olarak tanımlanabilir. Daha çok ziyaretçi, daha çok satış demek fikri üzerine kurulu bir yapı. 2. Dönem ise daha çok platforma gelen kullanıcılar üzerinden gerçekleştirilen otomasyon kurgularına dayanıyordu. Bugün çoğunlukla bunu görmeye devam ediyoruz. E-ticaret 3.0 olarak tanımlanacak olan yeni dönem ise markaların tüketicilerin zihinlerinde yer edinme savaşına dönüşeceği dönemi işaret ediyor.

Covid 19 pandemisi ile geçen iki yıl içerisinde perakende sektörü 20 yıllık dönüşümü 2 yılda yaşadı. Tüketicilerin giderek online alışverişe göçleri ile bir çok kategori büyümeyi online’da buldu. Pandeminin sona ermiş gibi göründüğü 2022 yılı ortalarında görülüyor ki bu büyüme ile tüketicilerin alışkanlıkları da kalıcı oldu. Ancak, Covid 19’un getirdiği eksikliklerden biri olan yüz yüze temas, tüketicilerin mağazalara gidip ürünü inceleme, hissetme, dokunma gibi duygularının yanısıra, bir topluluğun parçası olma hissini de vermesi nedeniyle önemini tekrar hatırlattı. Pademi ile değişen tüketici davranışlarının özünde tüketicilerin artık online offline ayrımlarından ziyade bütünleşik bir bakış açısına sahip olmalarını da sayabiliriz.

Forester’ın Shopify ile Ekim 2021’de gerçekleştirdiği bir araştırma tüketicilerin %59’unun, bir ürüne çevrimiçi bakma ve mağazadan satın alma; alternatif olarak, %54’ünün de mağazadaki bir ürüne bakma ve çevrimiçi olarak satın alma olasılıklarının yüksek olduğunu söylüyor.

Headless/Başsız Altyapılar

Tüketicilerin mobil, online ve offline deneyimlerinin entegre ve sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlayacak teknik ve deneyimsel entegrasyonunun oluşturulma sürecinin tam ortasındayız. Bu yeni dünya Headless yani Başsız altyapıların, servisler aracılığıyla kanallara yayılımını, organizasyonların yönetimini kolaylaştırırken, müşterilere kanalına uygun deneyimler yaşatabilmenin olanaklarını kolaylaştıracak.

Yeni bir pazarlama savaşı

Daha önceki Tingsight yazılarımızda aktardığımız gibi Google’ın 3. Parti cookie’leri kaldırma kararı özellikle e-ticaret’in seyrini etkileyecek gibi duruyor. Artan reklam giderleri ve yeni kullanıcı maliyetleri ile kızışan rekabet ortamının içerisinde, şirketlerin mevcut müşterilerini koruyarak hayatta kalma ve büyüme stratejilerini gözden geçirmeleri de bir o kadar önemli.

Google’ın cookie’leri kaldırmasıyla ilgili olarak GetApp tarafından yapılan araştırmaya göre ankete katılan uzmanların %44’ü, aynı gelir seviyesini sağlamak için reklam giderlerinde %25’e kadar bir artış bekliyor. Bu nedenle uzmanların %23’ü, data akışı boşluğunu müşteri ilişkileri (CRM) yönetimine olanak tanıyan Müşteri Data Platformları (CDP) ile doldurmayı planlıyor. Bir diğer değişle, verimi yüksek programatik reklamcılık ile ivme kaybeden data platformları, şirketlerin kendi datasını kendi olanaklarıyla devşirmek zorunda kalmasıyla geri dönebilir.

Forrester’ın araştırmasına göre tüketicilerin %44’ü kişisel bilgilerinin uygun içerik ve teklifler verilmesi için kullanmasına sıcak bakıyorlar. Markaların birinci elden sahip oldukları veri ile yenilikler yaratarak kişiselleşmiş deneyimler sunmaları fark yaratacak bir alan olacak gibi duruyor.

Öte yandan e-ticaret markalarının bugüne kadar tam olarak odaklanmadıkları bir alan olan marka toplulukları bu yeni dünyada kaçırılmaması, E-ticaret/E-commerce 3.0’ın getireceği “tüketicilerin zihni için savaşta” gereken bir fırsat alanı.

E-commerce 3.0’a ne kadar hazırsınız?

  1. Müşterilerinizle karşılaştığınız tüm kanallara uygun deneyim ve akışları hazırladığınız mı? Omni Channel bakış açısıyla müşteriyi bu kanallarda takip edebiliyor musunuz?
  2. Tüm bu deneyim ve tasarım süreçlerini bütünleşik ve kanalına uygun olarak geliştirebileceğiniz yetenekleriniz var mı?
  3. Kanallarınızda kullanılan alt yapılar ne kadar esnek? Headless/Başsız sistemler aracılığıyla tek yerden bir çok kanalı yönetebilecek bir yeteneğe sahip, verimliliği artıracak, rekabette hız kazandıracak gücünüz var mı?
  4. Markanızı tüm tüketici süreçlerinde ne kadar yansıtabiliyorsunuz? Sadece marka logonuz ve renkleriyle değil, değerleriniz ve vizyonunuz, müşterilerinizde aidiyet yaratacak kurgularınızla tüketicilerin zihninde yer edinip, sizlerle paylaşacakları verileri onlara hangi faydalar sunarak alıyorsunuz?